Yazıyı okuduğunuzda da göreceksiniz ama baştan uyarmadı demeyin. Bu yazıdaki yiyecek çeşitliliği ve miktarı hem bugüne kadar yayınladığım restaurant yazıları arasında en fazlası, hem de en iştah kabartanı. Hani sonra "ya bu kadar fotoğrafa bakınca bozdum rejimi, senin yüzünden buzdolabına yapıştım" gibi bir şey söyleme ihtimaliniz olacaksa, yazıyı okumayı bu aşamada bırakabilirsiniz :o) Yok eğer "ohooooo bugüne kadar neler yayınladın da kendimizi kaybetmedik. Ben irademe hakimim, tutarım kendimi" diyorsanız okumaya devam edebilirsiniz :o)
Öncelikle "Yaz mevsiminde Erzurum'a neden gittin? Oraya kışın gidilmez mi?" şeklinde sorunuz varsa diye, açıklamalarımı listeleyeyim:
* Akdeniz ve Ege bölgelerinin kalabalıklığına girmemek için,
* Sakinlemek için,
* Ruhumu ve bedenimi dinlendirip bir nevi şarj olmak için,
* Çok lezzetli yemeklerden tatmak için,
* Yapmacıksız, içten ve samimi Anadolu insanını yaşamak için,
* Kitabımı doğayla içiçe okuyabilmek için,
* Doğanın keyfine varabilmek için,
* Tabi ki Xanadu Snow White Oteli'nin masaj, havuz, sauna, buhar banyosu, Türk hamamı, jakuzi ve spor özelliklerinden faydalanabilmek için :o)))) (kışın gelsem karın keyfi de yazardım emin olabilirsiniz. Eh bu konuyu da kışın gidersem yazarım :o)
Son maddeyi tekrar okudunuz değil mi? Şunu çok net söyleyebilirim ki, uzun zamandır bu kadar dinlendiğim ve dinçleştiğim bir tatil yapmamıştım.
Neyse konuyu çok dağıttığımın farkındayım, hemen kahvaltı konusuna geliyorum.
Bir arkadaşımla yukarıda yazdığım sebepler nedeniyle Xanadu Snow White otele gittik. İlk günün yorgunluğu nedeniyle o akşam uyuya kalmışız. Sabah büyük bir açlıkla uyanıp kahvaltı salonuna koştuk.
Erzurum şehrinin manzarasına bakan ve insanın içini açacak kadar geniş ve ferah olan salona girdiğimizde, nefis yiyeceklerden oluşan açık büfe kahvaltı, sanki bir resim karesi gibi bizi bekliyordu.
Kahvaltı sıcak ve soğuk yiyecekler olarak iki bölümden oluşuyordu.
Soğuk yiyecekler her gün aynı menüyle çıkıyor. Elimden geldiğince tanıtayım:
Peynir çeşitleri tam 10 farklı peynirden oluşuyordu. Kaldığımız günler boyunca hepsinden teker teker tadarak, kahvaltının anlamını yerine getirdim :o) Tek kelimeyle hepsi mükemmeldi. Hangi marka kullandıklarını bilemiyorum ama anladığım kadarıyla çok güvenilir ve kaliteli üretim yapan yerlerden almışlar. Çeşitleri de tek tek sayayım:
Erzurum'a has tereyağlı tulum peyniri
İnek sütünden yapılmış beyaz peynir
Koyun sütünden yapılmış beyaz peynir
Taze kaşar peyniri
Eski kaşar peyniri
Örgü peynir
Keçi peyniri
Çeçil peyniri
Dil peyniri
Gouda peyniri
Ve gelelim zeytin çeşitlerine. Eh bu kadar fazla peynir olur da kahvaltının en önemli bir başka yiyeceği olan zeytin sayı olarak altta kalır mı :o) Zeytin çeşidi de 11 taneydi :o) Tek günde olmasa da her zeytinden çeşitli sabahlarda tattım. O kadar iyiydi ki sadece zeytinle bile kahvaltıyı tamamlayabilirdim. Ama iştahlı bir insan olarak zeytinle yetinmediğimi belirteyim. Zeytin çeşitleri ise şöyle:
Siyah etli zeytin
Kalamata zeytin
Sele zeytin
Biberli yeşil zeytin
Kırma yeşil zeytin
Bademli yeşil zeytin
Edremit yeşil zeytin
Acı biberli yeşil zeytin
Kokteyl zeytin
Yeşil çizik zeytin
Uzun yeşil zeytin
Baharatlı yeşil zeytin
Ne yazık ki içeriğine şeker katılan ve tadı şekerli olan hiçbir yiyeceği yiyemiyorum. Hayır sağlık sebebiyle değil, ben gerçekten şekerin tadını sevemiyorum, yediğim zaman içim burkuluyormuş gibi hissediyorum. Ancak bu durum beni tatlı reyonunda bulunan yiyeceklerin görselliğinden geri alamadı ve fotoğraflarını çektim. Reçel, bal, erimiş çikolata gibi gıdaları yemediğimden tatlarının nasıl olduğunu arkadaşımdan öğrendim :o) Aynen şu cevabı verdi: "Ay süperler!... Bu yiyeceklerden yememekle çok şey kaybediyorsun!!! Müthişler!" Çeşitleri şöyle:
Vişne reçeli
Şeftali reçeli
İncir reçeli
Çilek reçeli
Kayısı reçeli
Portakal reçeli
Pekmez
Tahin - pekmez karışımı
Petekli bal
Erzurum organik süzme balı
Erimiş çikolata
Koz helva
Biraz da kalorisiz yiyeceklere geçeyim :o) Tüm sebzelerin çok taze olduklarını ve mis gibi koktularını rahatlıkla söyleyebilirim. Çeşitler şöyleydi:
Domates
Salatalık
Roka
Maydanoz
Kıvırcık salata
Limon
Kahvaltıda benim gibi meyve seviyorsanız, bizleri de unutmamışlar. Ayrı bir yerde kuru ve taze meyve olarak meyve çeşitleri de yer alıyordu (bazıları ayrı yerlerde bulunduklarından tamamını içeren bir resim çekemedim). Öncelikle taze meyvelerin hangileri olduğunu yazayım:
Üzüm
Armut
Kırmızı erik
Elma
Muz
Nektarin
Şeftali
Karpuz
Kavun
Sağlık açısından çok faydalı kuru meyvelerin çeşitleri ise şöyleydi:
Cevizli tatlı sucuk
Hurma
Küçük kuru erik
Kuru erik
Kuru incir
Kuru üzüm
Meyvelerin sunulduğu kısımda 2 çeşit de komposto bulunuyordu. Armut kompostosu ve vişne kompostosu. Mutfaktaki gizemli kişi Bolulu aşçının da söylediği bir söz vardı. Bu konuyla bağlantılı olduğundan hatırlatayım: "Genelde komposto ve hoşafın aynı olduğu düşünülür. Halbuki komposto taze meyveden, hoşaf ise kuru meyveden yapılır".
Bu kadar yiyecek arasında çocuklar da unutulmamış. Yukarıda sunduğum yiyecekleri yemeyi sevmeyen çocuklar da taze süt ile sunulan corn flakes (mısır patlağı) çeşitlerinden yiyebiliyorlar.
Reçeller, ballar derken yanında eşlik eden yiyecekleri tanıtmayı az kalsın unutuyordum. Mis gibi süt kokan tereyağı ve süzme yoğurt da yerlerini almışlar. Süzme yoğurdun hafif ekşimsi tadına doyamadım, her sabah kaşık kaşık yedim. Ancak bu kadar çok yiyecek arasında fotoğraflarını çekmeyi unutmuşum :o(
Ekmek reyonu ise büyük bir fırını andırıyordu. Yine çok fazla çeşit sunulmuştu ve hepsi taze tazeydi. Hatta sabah erkenden kalkıp kahvaltıya ilk inenlerden olursanız, bazılarının pişme sıcaklığının hala geçmediğine tanık olabilirsiniz. Çeşitleri de yazayım:
Çiçek ekmek
Francala ekmek
Pide
Kepekli ekmek
Çavdar unundan ekmek
Lavaş ekmeği
Son olarak soğuk yiyeceklerin bir kısmının sunulduğu masanın genel resmini de fikir vermesi açısından aşağıda görebilirsiniz.
Bu aşamadan sonra, çoğu günlük olarak değişen ve taze yapılan sıcak yiyecekleri tanıtayım. Bugünkü yazımda benim bulunduğum günlerde sunulan yiyecekleri bulacaksınız. Eminim başka bir zamanda gitsem daha farklı çeşitlerin eklendiğini de görebilirim.
Öncelikle tost kısmından başlayayım. Bu sisteme bayıldım. Tost makinesinin yanına taze tost ekmeği, tereyağ, peynir, sucuk, sosis vs gibi çeşitler koyulmuş. Eğer tost yemeği arzu ederseniz, kendi tostunuzu kendiniz yaparak zevkle yiyebilirsiniz. "Kendim yapamam ama tost da yemek isterim" diyenler de unutulmamış. Siparişiniz üzerine tostunuz size özel de hazırlanabiliyor. Ben kaşarlı sucuklu tostumu kendim yapmayı tercih ettim. Mİs gibi tereyağını üzerine sürüp, tostumun dışının çıtır, içinin ise yumuşacık olmasını sağladım :o) Neredeyse her sabah bu tosttan yedim diyebilirim, zaten çocukluğumdan beri tost çeşitlerine bayılırım.
Haşlanmış yumurta 5 ve 7 dakika pişmiş olmak üzere iki ayrı kasede sunuluyordu. 5 dakikalık olan benim gibi sarısını kayısı yani yumuşak sevenlere özel. 7 dakika pişen ise yumurtanın tamamını çok pişmiş sevenlere.
Hamur işlerinden bir kısmı poğaça çeşitleriydi. Çeşitli sabahlarda tattığım oldu, çok tazelerdi ve iç malzemeleri bol kullanılmıştı. Bazı sabahlar börek çeşitlerinin çıktığı da oluyordu ama börekleri iştahla yemekten fotoğraflarını çekmeyi unutmuşum :o) Poğaçaların resimlerini yayınladığım sırayla, içerikleri şöyleydi:
Lor peynirli poğaça
Kıymalı poğaça
Patatesli ve peynirli poğaça
Ve tabi ki vanilyalı kurabiye de unutulmamış...
Bunların haricinde birkaç sabah, bazı sıcak yiyeceklerin de resimlerini çektim. Ancak yazımda yayınladığımdan daha fazlalar ve en başta da dediğim gibi günlük olarak çeşitleri değişiyor. Sıcak yiyeceklerin hepsi sabah taze yapılmış oluyordu, bu nedenle kahvaltı salonuna girdiğimiz anda burnumuza nefis kokular geliyordu. Birkaç sıcak yiyecekten örnek sunayım:
Tereyağında sosis:
Tereyağında sucuk:
Pancake
Yumurtalı ekmek. Bu ekmek konusunda bir eleştirim olacak. Ekmeği sadece yumurtaya batırarak kızartmışlar. Halbuki evlerimizde annelerimizin yaptığı genelde sütle yumurtayı karıştırarak ekmeğin bandırılıp kızartılmasıyla olur. Bu nedenle yumurtalı ekmekten tattığımda daha çok üzerine yumurta kırılmış hissi verdi. Tadı kötü değildi ama belki çocukluk alışkanlığım, süt tadı aramadım da değil.
Peynirli gözleme. Hemen belirteyim, gözleme hazır yufkadan değil, elde açma hamurla yapılmış. Bu durum da benden tam puan aldı.
Peynirli yumurta. Bunun tadı için çok net fikrimi yazayım: Bayıldım, bayıldım, bayıldım... Kullandıkları peynirin oranını o kadar iyi ayarlamışlar ki, yumurtanın tadını öldürmemiş, ama ağza gelmeyecek kadar da az konulmamış.
Bir de her sabah çeşidi değişen çorba vardı. Bazen mercimek, bazen tarhana çorbası oluyordu. Benim çorba içtiğim sabahlardan birinde köy tarhanasından yapılmış tarhana çorbası vardı ki tadına doyamadım. Küçüklüğümden beri tarhana çorbasını hep üzümle tükettiğimden, bu defa da kendi geleneğimi bozmadım diyebilirim :o)
Aşağıdaki resimde ise her sabah arkadaşımla oturduğumuz masayı göreceksiniz. Hatta bir sabah hazırladığım tabağın da fotoğrafını çektim. Olabildiğince çok yiyecek tadabilmek için besinlerden hep azar azar alıyordum. Ayrıca açık büfede en hoşlanmadığım, misafirlerin tabaklarını tıka basa doldurmaları. Zaten yiyecekler kaçmıyor, hepsi ortada duruyor ve bittikçe garsonlar tarafından tamamlanıyor. Bu nedenle tabağıma az yiyecek alıp bittikçe küçük küçük yeni yiyecekler eklemeyi tercih ediyorum.
Bu kadar yemeğin üzerine masamıza Türk kahvesi de rica ettik. Yanında sunulan çifte kavrulmuş lokum da çok güzeldi. Resimdeki kahvenin neden köpüğü yok diye soruyorsanız hemen açıklayayım: Kahvenin fazla köpüklü olmasını sevmiyorum, çünkü midemi çok rahatsız ediyor. Bu nedenle çok kaynamış kahve içmeyi tercih ediyorum ki, isteğimi kırmayan garsonumuza da çok teşekkür ederim. Çünkü çoğu mekanda "ama bizim kahve makinemiz var ve fazla kaynatamıyoruz. Makine ne yaparsa onu ikram ediyoruz" sözünü duyuyordum. Burada ise kahveyi eski usul cezveyle yaptıklarını öğrenerek çok mutlu oldum.
Xanadu Snow White Hotel'deki sabah kahvaltımız, yazıda da gördüğünüz gibi inanılmazdı. Üstelik de bu kadar lezzetli bir kahvaltı oda fiyatına dahil. Kısaca ekstra hiçbir şey ödemiyorsunuz.
Ayrıca bakınız:
Xanadu Snow White Hotel Rosebud Restaurant
Xanadu Snow White Hotel Orient Dine Restaurant
Keyifli günler dilerim :o)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder