Dergi niteliğinde hazırladığım bloğumda yemek tariflerinden restaurant yorumlarına, ev yapımı güzellik ürünlerinden kocakarı yöntemlerine ve çeşitli konular içeren kişisel yazılara kadar birçok konuyu bulabilirsiniz. Tüm tarifleri evimde uygulayıp fotoğrafını çektiğimi de belirteyim :o) Kayıt olmadan yorum yapmayı arzu ederseniz, yorum bölümündeki yorumlama biçimini "anonim" olarak seçebilirsiniz. İyi eğlenceler :o)
20 Mart 2014 Perşembe
BURKMA VE ZEDELEMELERE SOĞAN TEDAVİSİ
Çocuktum, ailece arabamıza binmiş İstanbul'dan Antalya'ya tatile gidiyorduk. Ege'deki güzel köylerimizin birinin içinden geçerken, kırmızı kırmızı domateslerin yol kenarına kadar fışkırdığı harika bir domates tarlası gördük. Tarla yolun hemen kenarındaydı. Ablam da, ben de bu güzelliğe dayanamayarak, babama arabayı durdurup bizim için birer tane domates kopartmasını rica ettik.
Çocuk olmamız nedeniyle babam bizi kırmak istemedi ve arabayı durdurup yol kenarına kadar taşmış domateslerden iki tane kopartacaktı ki önündeki çukuru görmeyerek düştü (belki de tarlanın sahibinden izin almadığımız için :o( Ancak bizim istediğimiz sadece 2 tane göz hakkıydı...)
Düşmesiyle babamın ayağını tutarak acı içinde kıvranması bir oldu. Seyahat ettiğimiz günün pazar olması nedeniyle de tüm eczaneler kapalıydı.
Annem hemen bize beklememizi söyleyerek yolun karşısında bulunan bir evin kapısını çalıp durumu anlattı ve bir soğanla pul biber rica etti. Bilirsiniz bizim insanımız içtenlikle yardım severdir. Köylü kadın hemen bize annemin istediklerini verdi.
Annem benim eskimiş ama temiz tişörtlerimden birini bavuldan çıkartıp soğanı üzerine koydu. Bir taşla soğanı olabildiğince ezdikten sonra pul biberi kattı ve bu karışımı babamın şişmeye başlayan ayak bileğine sardı.
Bize yardım eden aileye çok teşekkür ettikten sonra, babam sarılı ayağını uzatmak için arka koltuğa yanıma geldi (ablam mecburen ön koltuğa geçti). Annem ise maharetini araba kullanmada da göstererek bizi Antalya'ya götürdü.
Varır varmaz hemen bir kliniğin acil kısmına giderek babamın ayağını gösterdik.
İnanamıyordum ama babamın ayağı neredeyse hiç şişmemişti, hatta morarmamıştı. Acısının yok denecek kadar az olduğunu söylüyordu. Doktorlardan öğrendiğimize göre ayak bileğinde lif kopmuştu ve soğan tedavisi ile morarma ve şişme yapmamıştı. Ağrısının çoğunu ise yok etmişti.
Annem bu mucizenin sardığı soğanlı karışımdan kaynaklandığını söyledi.
Tarif şöyle:
Malzemeler:
1 adet kuru soğan
1 yemek kaşığı dolu dolu pul biber
Yapılışı:
İmkanınız varsa soğanı piyazlık doğrayabilir ya da annemin yaptığı gibi ezebilirsiniz.
Ezilmiş ya da doğranmış soğana bol pul biber katıp karıştırarak, burkulmuş ya da zedelenmiş kısma bağlayıp yaklaşık 12 saat bekletin.
Pul biberden dolayı konulduğu bölgeyi çok ısıtıyor. Küçükken bisikletten düşüp el bileğimi incittiğimde de annem aynı yöntemi uygulamıştı.
Yazın seyahat ettiğimiz için sıcağın etkisiyle de kokusunun çok yoğun olduğunu söyleyebilirim :o) Hele de volkswagen gibi o dönemin küçük arabalarından birinde olduğumuzu ve babamın lif kopan ayağını bana doğru uzattığını belirtirsem, sanırım ne demek istediğimi tam olarak anlatmış olurum :o)
Merak etmeyin tedaviyi yaptıktan sonra yıkadığınızda hiç koku kalmıyor :o)
Bu tedaviyi zedeli bölge iyileşene kadar sürdürebilirsiniz.
Sağlıklı günler dilerim :o)
çok orjinal..hem hikaye hem de anlatıs tarzı..on numara..anneye bi alkış ..diil on kere alkış..ben de dizim için zeytin soğan karışımı düşünüyordum..araştırırken burda buldum kendimi..sogan zeytinin yanına pul biberi de eklerim artık..
YanıtlaSil