Dergi niteliğinde hazırladığım bloğumda yemek tariflerinden restaurant yorumlarına, ev yapımı güzellik ürünlerinden kocakarı yöntemlerine ve çeşitli konular içeren kişisel yazılara kadar birçok konuyu bulabilirsiniz. Tüm tarifleri evimde uygulayıp fotoğrafını çektiğimi de belirteyim :o) Kayıt olmadan yorum yapmayı arzu ederseniz, yorum bölümündeki yorumlama biçimini "anonim" olarak seçebilirsiniz. İyi eğlenceler :o)
3 Temmuz 2014 Perşembe
SOKAK HAYVANLARI İÇİN...
Kışın yemek, yazın ise su ve yemek bulmakta zorluk çeken sokak hayvanlarına sadece üzülmekle kalmayıp, kendime göre küçük küçük girişimlerde ve yardımlarda da bulunmaya çalışırım.
Zaten doğasını elinden alıp, betonlar diktiğimiz alanlarda yaşamaya mahkum olan sokak hayvanlarına, en başta bir özür borçlu olduğumuza inanırım. Tam tersi olsaydı ve hayvanlar bizim elimizden evimizi, yuvamızı alsalardı, insanoğlu çok zorluk çeker, belki de yaşantısı imkansız hale dönerdi, bu yöne kendimce daha bir cevap veremedim... Belki medeniyeti hiç görmeseydik acaba mağara koşullarını kaldırabilir miydik? Tıp - bilim vs bu kadar ilerler miydi?.. Sanırım bu konu biraz tartışmalı olabilir...
Onlar bizim elimizden evimizi, yuvamızı almıyorlar ama insanoğlu bunu gözünü kırpmadan yapabiliyor. Aslında bu yönde düşünürsek insanoğlunun doğadaki en zarar verici ve yıkıcı canlı olduğu söylenebilir.
İşte bu sebepler ve hayvanlara karşı duyduğum güzel sevgiyle beraber, imkanlarım dahilinde hep onlara yardımcı olmaya çalışırım. Sofradan arta kalmış ve yenmeyecek yemekleri, kemikleri vs. asla çöpe atmaz, bir torbaya doldurarak yollarda karşıma çıkan cılız kedi ve köpeklere kendimce ziyafet çektiririm.
Geçenlerde özellikle su bulamayan hayvanlar için (sadece kedi ve köpekler değil, kuşlar da bu kategoriye giriyor), kendimce bir girişimde bulunup su yerleri yapmaya çalıştım. Henüz bundan 2 tane yapabildim ve en işlek olarak gördüğüm otobüs durağı gibi yerlere koydum ki her gören içine birkaç damla da olsa su ekleyebilsin diye.
Bu işin maliyetine gelince, resimde de gördüğünüz gibi maddi hiçbir külfeti yok diyebilirim. Hatta tam rakam vereyim para ödediğim kısım sadece semt pazarından aldığım leğen oldu. Gerisini manavdan kasa, marangozdan kullanmadığı bir kalas rica ederek birkaç çiviyle hallettim.
Hani her şeyi hesaplarsak (kağıt, şeffaf dosyası, kağıdın arkasına yapıştırdığım karton, çivi ve leğen masrafı) toplamı 4 liraya çıktı. Anlayacağınız bahis bile edilemeyecek düşüklükte bir miktar. Karşılığında, sokaktaki hayvanların en azından birkaç tanesinin susuzluğunu giderebildiğinizi bilmek ise paha biçilemez.
Bence bu girişimi birçok kişi kendi bölgesinde yapıp otobüs durağı, çok işlek marketlerin önü gibi yerlere koysa, birçok hayvanı susuzluğa bağlı ölümden kurtarma şansımız var.
Umarım en kısa sürede bu girişim birçok yerde yayılmaya başlar.
Hayvan sevginizin bol olduğu güzel günler dilerim :o)
Çok güzel düşünülmüş bende genelde yemek bırakıyorum. Hatta dün arkadaşlarımla gittiğimiz iftar yemeğinde tabağımızda arta kalanları (baya bir miktar kalmıştı) bir poşete koyup önce kendi evimde ki minişime vermek şartıyla sabahta çöp kutusu sakinleri için temiz bir yere bıraktım afiyet olsun güzellerime ;)
YanıtlaSilİpek hanım çok sevindim ne iyi yapmışsınız. Bazen bana eleştiriler geliyor "hepsini sen mi kurtaracaksın?" diye. Ama bence bir can bir candır. Ne kadarını kurtarabilir ve yardımcı olabilirsek o kadar iyi olur diye düşünüyorum. Sizin gibi hayvansever insanları tanımaktan da mutluluk duyuyorum :o)
YanıtlaSil